Gerçekten tavuk mu yiyorsunuz? Yoksa antibiyotik mi?
İnsanlar gibi hayvanlar da bakteriyel enfeksiyonlara karşı oldukça hassastır. Genellikle büyük hayvan popülasyonuna sahip çiftlik veya üretim merkezlerinde bir hayvan enfekte olduğunda, bakterilerin yayılma olasılığını artırarak diğerlerine bulaş oluşturmaması amacıyla antibiyotikler kullanılır. Fakat günümüzde hayvanlarda antibiyotik kullanımı sadece hastalıkları tedavi amacını taşımaktan daha fazlası olmuştur.
Günümüzde birçok ülkede hastalıkları tedavi etme ve önleme amacıyla kullanıma ek olarak hayvan üretimini ve et verimini artırmak için antibiyotikler kullanılır. Aynı zamanda dünya genelinde yapılan bir çalışmada çiftlik hayvanları için antibiyotik kullanımının insanlar için antibiyotik kullanımından çok daha fazla olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Antibiyotik kullanımının aşırı olması, antibiyotik direncinin artmasına neden olarak insan sağlığı açısından ciddi riskler taşır. Antibiyotikler her ne kadar insanlar ve hayvanlar için bakteriyel enfeksiyonların tedavisinde kullanılan oldukça önemli bir ilaç sınıfı olsa da, bu ilaçlar sadece hastalık yapıcı bakterileri öldürmekle kalmayarak faydalı bakterileri de öldürürler.
Yapılan incelemelerde antibiyotik ile büyüyüp gelişmesi sağlanan hayvanların etlerinde antibiyotik kalıntıları gözlemlenmiştir. Bu kalıntılar özellikle gıda hayvanının böbrek, yürek, karaciğer gibi sakatatlarında yüksek oranda bulunarak tehlike oluşturur. Bu etleri tüketen insanların sindirim sistemleri üzerinde yapılan araştırmalarda, kişilerin bağırsak mikrobiyotalarının dengelerini kaybederek bakteri çeşitliliğinin azaldığı, bağırsak iç yüzeylerinin tahrip olduğu, kronik ishal ve kabızlıklarının arttığı, inflamatuar bağırsak hastalıklarından crohn ve ülseratif kolit, sindirim sistemi hastalıklarından özofagus, mide ve kolon kanserine yakalanma oranlarının yükseldiği sonucuna ulaşılmıştır.
Tıbbın öncüsü Hipokrat “bütün hastalıklar bağırsakta başlar” sözüyle, sindirim sisteminin önemine değinerek, sağlıklı işleyen bir sindirim sisteminin genel sağlık üzerindeki etkisine dikkat çekmiştir.
Gıda hayvanlarında antibiyotik kullanımı aynı zamanda hayvanların da enfeksiyonlara karşı direncini azaltarak hastalıkların kendi aralarında yayılmasını kolaylaştırır. Bu durum insan sağlığına karşı salgın hastalık riskini arttırdığı için büyük tehdit oluşturur.
Oluşan bu tehtidi önleyebilmek adına Avrupa Birliği, 2006 yılında yayınladığı yönerge ile bazı ülkelerde hayvan yemi olarak antibiyotik kullanımını sınırlama ve yasaklama çalışmaları başlatmıştır. Aynı zamanda Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Birleşmiş Milletler Gıda Ve Tarım Örgütü (FAO) tarafından yapılan küresel birçok çalışma vardır. Bu doğrultuda uzmanlar tarafından kalıntı takip planı yapılmalı ve ülkelerin sıkı denetimi ile takibi gerçekleşmelidir. Gıda ve toplum güvenliğinin sağlanabilmesi için gıda hayvanlarına sadece veteriner hekim reçetesiyle antibiyotik tedavisi uygulamasının yapılması oldukça önemlidir.
Bu yazımda et sektöründe aşırı antibiyotik kullanımının insan sağlığı açısından ciddi riskleri beraberinde getirdiğini sizlere aktarmak istedim. Ülkemizdeki hayvan yetiştiricilerinin antibiyotikli etler ve etkileri konusunda bilinçlendirilmeleri sağlığımız için oldukça büyük önem taşıyor. Ve yeniden hatırlatmak isterim ki bütün hastalıklar bağırsakta başlıyor. Biz tüketiciler olarak sağlığımızın sorumluluğunu üzerimize alıp, tükettiğimiz et ürünlerinin hangi koşullarda yetiştirildiğini ve işlendiğini öğrenmek için çaba göstermeli ve sağlıklı ürünlere yönelim sağlamalıyız.